Kalamarın Ekolojik Özellikleri ve Davranışları Kalamarlar, hem insanlar hem de avcı balıklar tarafından oldukça sevilen bir deniz canlısıdır. Fizyonomik özellikleri sayesinde, avcı balıklara yakalanmaktan kaçınmak için zamanlarının büyük bir kısmını saklanarak geçirirler. Kalamar sırtısı ise, diğer avcılara taş çıkaracak derecede yırtıcı bir canlıdır. Öyle ki, zokayla yakalanan bir balığı bile, tekneye alınmakta gecikildiğinde parçalayarak sadece kafa kısmı kalacak şekilde yiyebilir. Bu saldırıları genellikle 20-30 metre derinliklerde yaparlar, ancak daha derin sularda da bulunabilirler. Kalamar sırtısının avlanma şekilleri oldukça ilginçtir. Mercan ve diğer yemli balıkların bulunduğu yerlerde, bedenin fırdöndü kısmına bağlanacak kurşun bölünmez kalamar zokasına saldırdığı görülür. Bunun nedeni, yem etrafında toplanan balıkların cazibesine kapılarak gizlendikleri yerden çıkan kalamarların, yakalanmış bir balığa saldırırken kendilerinin de zokaya yakalanmasıdır. Kalamar Türleri ve Göç Davranışları Denizde iki ana kalamar türü bulunmaktadır: açık su kalamarları ve sığ su kalamarları. Açık su kalamarları, haziran aylarında görülür ve her yıl yerine birkaç yılda bir avlanacak kadar kendilerini gösterirler. Böyle yıllarda kilolarca kalamar yakalamak mümkündür. Diğer kalamar cinsi ise hemen her yıl az ya da çok avlanır. Sığ su kalamarları, ekim ayından itibaren doruk noktasına aralık ayında ulaşır. Tüm gününü saklanarak geçiren kalamarlar, akşam saatleri yaklaştığında yavaşça saklandıkları yerlerden çıkarak kıyıya doğru yaklaşırlar. Niyetleri, liman içlerine girerek sürüler halinde bulunan özellikle gümüş balıklarını yakalamaktır. Kıyı kalamarlarının avlanması iki şekilde gerçekleştirilir. Bunlardan birincisi, akşam saatlerinde, güneş henüz batmaya başladığı ve battıktan sonra da alacakaranlığa kadar süren yaklaşık 1 saatlik bölümle, bütün gece devam eden uzun, yorucu ve cesaret gerektiren etaptır. Gece soğuktur, kıyıya kolayca yanaşmayı içerir ve uzun mesafeler gitmeyi gerektirir. Kalamar avında çeşitli zokalar kullanılabilir. Kurşun yerine ağır torpil biçiminde, tamamen fosforlu başka bir cins kalamar zokası da kullanabilirsiniz. 20-30 metre derinliklerde, nispeten dibi kayalık olan yerlerde takımınızı dibe indiriniz. Çapari yapar gibi, arada kesik ve sert hamleler yaparak yüzeye çıkınız. Bu genelde tahrik olan kalamarların takımınızı takibe başlamasını sağlar. Yüzeye yaklaştıkça hamle yapacaklar ve genelde su üstüne yakın bir kısımda zokalarınızın sudan çıkacağı anda son hamlelerini yapacaklar ve yakalanacaklardır. Kalamarlar kıyıya birkaç metre derinliğe kadar yanaşabilirler ve takımınız artık işe başlayacaktır. Bu kez sadece ana bedenin ucuna, altlarında kurşun bölümü olan nispeten daha iri sırtı zokasını takınız. Taşlık, kırmalık limanlık kıyıya paralel olarak, zokanız elli metre geriden gelmek üzere yavaş ve hatta daha az süratle gezmeye başlayınız. Kalamarın vuruşu ağır olmayacaktır; yani sanki bir poşet takılmışçasına bir vuruş olur. Yavaşça çekmeye başlayınız ve hızınızı düşürünüz. Zira kalamar tek kolundan tutulmuş olabilir. Buna dikkat etmelisiniz, kalamar yerine onun ufak bir bölüm kolunu yakalamış olabilirsiniz. Kalamar gece avıdır. Takım kıyı kalamarının birinci etabındaki takımla aynıdır. Av bütün gece sürer ve en verimli zamanı, güneş batarken ve doğarken ki zamandır. |
Nurbanu
20 Temmuz 2024 CumartesiKalamarların sırtısının bu kadar yırtıcı olması doğal mı? Benzer şekilde, kalamar avı yaparken zokaya yakalanan balığın kalamar tarafından parçalanması sık rastlanan bir durum mu? Kalamarların bu kadar derin sularda bile avlanabilmesi beni şaşırtıyor. Kalamar avı yapanların bu davranışlar karşısındaki tepkileri nasıl olur?
Cevap yazAdmin
20 Temmuz 2024 CumartesiMerhaba Nurbanu,
Kalamarların sırtısının yırtıcı olması doğal bir durumdur. Kalamarlar, avlanma ve savunma mekanizmaları geliştirmiş yırtıcı hayvanlardır. Zokaya yakalanan balığın kalamar tarafından parçalanması da sık rastlanan bir olaydır; zira kalamarlar, beslenme içgüdüleri gereği her fırsatı değerlendirirler.
Kalamarların derin sularda bile avlanabilmesi, adaptasyon yeteneklerinin bir sonucudur. Bu durum, kalamar avcılarını genellikle şaşırtmaz, aksine onları daha da motive eder. Kalamar avı yapanlar, bu yaratıkların davranışlarını öğrenerek av stratejilerini geliştirirler ve bu yüzden kalamarların yırtıcı davranışlarını anlayışla karşılarlar.